Ve bir sabah kalktık.
Sonumuzu bilmeden hayat macerası mı dersiniz , sınav mı dersiniz , imtihan mı dersiniz her ne derseniz deyin..atılıveriyorsun bi düzene.
Ve birgün bir sabah oluyor. Gün aymamış...
Havada dua kokuyor
Üzüntü kokuyor
Kömür kokuyor
Babasını maden ocağında kaybeden çocuğun göz yaşı kokuyor. .
Evladını kaybeden amcanın acısı kokuyor.
Daha düne kadar "SOMA'nın ismini bile duymadığın bi yerdi. Şimdi ise aklımdan hiç bir zaman çıkarmayacağım , çıkmasına izin vermeyecegim bi yer.zihnimde ve yüreğimde kocaman bir yaranın sahibi ismi artık SOMA. Duaların hiç kesilmeyeceği , umutların hiç bitmeyeceği bir yer.
Karıncaların sesini duyan Rabbim, elbet gönüllerin feryadını da duyar.
Evet aymadı bugün o maden Ocakları kadar karanlık bugün Türkiye.
Kömür koktu bütün dua dolu eller.
Imtihanımız büyük milletçe. Herkes ellerindeki duaları Madenci abimize, Amcamıza, kardeşimize, Babamıza yolladı. O kömürler kor oldu yaktı herkesin içini. Herkes yaralı.Herkes üzülüyor. Fakat ateş düştüğü yeri yakıyor. ...
Utanıyorum bu durumda
.Hangi durumdan mı ?
Sıcacık yatağımda yatmaktan utanıyorum , zira gözümü kapadığımda siz gekiyorsunuz aklıma.
Utanıyorum masada oturup yemek yemekten utanıyorum.
Evlerine ekmek görülebilmek için alın teri döken kardeşlerimiz canlarını ortaya koyarak çalışıyorlar.
Her sabah işe giderken ailesi ile çocukları ile vedalaşarak mı çıkıyorsun sen madenci abi..
Vefat eden insanlarımız bu denli zor şartlarda hayat mücadelesi verirken bizde ki vicdan sa azab olmaz mı. Yada huzursuz olmazmıydı vicdanımız..
Peki ya dönüp baktık mı kendimize.
Ben baktım hepimizin yerine kendimize ..
Vefat eden kardeşlerimizin haberlerini televizyonlardan koltuklarımızda oturarak izledik. Çok mu fazla içimiz acıdı aldık kumandayı değiştirdik. Evet sizi düşünüp ağladık. Ama bir kaç saat sonra normal hayatımıza geri döndük. Sen madenci abi sen hayat mücadelesi verirken , biz ellerimizde sizin maaşınız kadar telefonlarla paylaşımda bulunduk.Tuzumuz kuru olduğu için akşam yemeğinde yediğimiz şatavatlı , Firavun masasına özenmiş masalarda paylaştığımız fotoğrafların altına başka bir ekranda taziyelerimizi sunduk. Nede samimiydik oysa... Bu nasıl bir samimiyet demeyin , burda böyle oluyormuş. Herşeyin bir reconu var..Canımız okadar yandı ki yaktık bir Malbora.. Acımız doya doya yaşadık değilmi. Tweetler attık . Oysa biliyorduk dua etmenin ne kadar güçlü olduğunu. Bunu Tweet atarak dile getirdik ama icraatta bişey yapmadık.
Doğalgaza geçtiğimiz için unuttuk o kömürü, isi. Yeni nesil kömürün nasıl yakıcı olduğunu sadece kitaplardan okuyabilecek zaten. Bizde artik kömürü sizden hatırlıcaz. Birdaha unutmamak üzre .Neler yaşadığımızı ekmeğin nasıl kazanıldığınıda çok çabuk unuttuk. O yüzden bu hedonist kitle türedi..
Siz yerin kat kat altında ekmek davasında iken biz çatı katlarında güya üstün duyarlılığımızla akıl hocalığı yapıyorduk.
Sizi bilmem ama ben şuanki durumumdan ötürü kendimi hiç iyi hissetmiyorum. Evet üzülürüz. Hatta gerçekten cümlede geçtiği gibi "Nefes almaya utanıyoruz" . Belki bunca şeyden sonra bunu istemeye hakkım yok fakat , ordaki emekçi insanlardan helallik istiyorum.
Senden de helallik istiyorum ağabey. Hani kurtarılıp çizmelerini çıkarmaya çalışan ağabey hani sedye kirlenmesin diye. Ah ağabeyim ah be ağabey ben şimdi ne diyeyim helal et hakkını sen insanlara insan nasıl olunur öğrettin. Bize kim olduğumuzu öğrettin. Anadolu insanının öğrettin. Bizim ne kadar da cahil olduğumuzu kaba saba insanlar olduğumuzu yanlış olduğumuzu , boş olduğumuzu öğrettin.Ama biz sana seni, ne kadar değerli olduğunu anlatamadık . Düzenin parçasında nasıl ayakta kalmaya çalıştığını görmedik . Gözümüz kör değildi ama vicdanımız kör, kalbimiz kördü.
Şimdi bu yazıyı okuyan insanlardan bir ricam var. Dönün kıbleye açın ellerinizi ilk önce vefat eden madencilerimize dua edin. Ama sesli sesli edin. Sesiniz arşa ulaşacak kadar edin. Sonra birde kendinize dua edin. Insanlığınız için dua edin. Kim olursaniz olun ne olursanız olun dönün ve kendinize bir aynadan bakın siz aslında bumusunuz veya siz kimsiniz gibi davranıyorsunuz.
Ez cümle bu kadar acı bir durumdan siyasi rand sağlamaya çalışan insanları çok fazla çirkin ve gaddarça buluyorum
Madenci amca bugün bütün dua ve rahmet senin üzerine olsun, Yaralı kurtulan kardeşlerimize de Rabbimden acil şifalar diliyorum. Bir ihmalkarlık veya buna sebebiyet verecek bir kkişi veya kuruluş var ise en acil tarafından yargılanıp sogulanması için elimizden nr geliyorsa da yapacağız. Babasız kalan çocuk için yapacağız, evladını kaybeden amca iiçin hesap soracağız..
KÖMÜR BU KEZ SOBAYI DEĞİL
"SOMA'YI" YAKTI .....
Şüheda Nur Fidanol
#Şuşudan fısıltılar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder